Hymenoptera takımındaki (arılar, sarıca arı, eşekarısı, eşek arısı ve ateş karıncalarını içeren) böceklerin zehirine karşı tum vücudu ilgilendiren alerjik reaksiyonlar yaşamı tehdit edici olabilir. Arı alerjisine yönelik immünoterapi kırk yılı aşkın bir süredir kullanılmaktadır ve oldukça etkilidir. Ne yazık ki, sokmaya bağlı anafilaktik reaksiyonları olan pek çok hasta, değerlendirme için bir alerji uzmanına/immünologa yönlendirilmiyor ve bu potansiyel olarak hayat kurtarıcı tedavi asla önerilmiyor.
Bu makalede arı zehiri immünoterapisi (VIT) tedavisinin endikasyonlarının yanı sıra hasta seçimi, etkinliği ve etki mekanizması da gözden geçirilecektir. Aşı uygulamaları ve güvenliği ile arı zehir alerjisinin tanısı ayrı ayrı tartışılacaktır.
Hymenoptera(arı) sokmasına karşı üç yaygın alerjik reaksiyon türü vardır: anafilaktik reaksiyonlar, kutanöz sistemik reaksiyonlar ve geniş lokal reaksiyonlar.
- Anafilaktik reaksiyon, tipik olarak birden fazla organ sistemini etkileyen immünoglobulin E (IgE) aracılı alerjinin belirti ve semptomlarını içerir. Deri (ürtiker ve anjiyoödem) sıklıkla etkilenir, ancak solunum veya dolaşım semptomları da belirgindir. En şiddetli reaksiyonların bazıları (örn. ani hipotansiyon) herhangi bir cilt bulgusu olmadan ortaya çıkar veya tek veya çoklu epinefrin dozuna dirençli olabilir.
- Bir kutanöz sistemik reaksiyon (veya genelleştirilmiş bir kutanöz reaksiyon), genellikle yaygın olan ve sokma bölgesine bitişik olmayan cildi kapsayan, deriyle sınırlı belirti ve semptomlardan (örn., kaşıntı, eritem, ürtiker ve/veya anjiyoödem) oluşur.
- Geniş lokal reaksiyon, sokma bölgesine bitişik deri ve deri altı dokularla sınırlı ağrılı şişlik ve eritemden oluşur. Etkilenen alan tipik olarak >10 cm’dir ve çok daha büyük olabilir. Reaksiyon genellikle 24 ila 48 saatte zirveye ulaşır ve 3 ila 10 gün sürebilir.
REAKSİYONLARIN TEKRARLAMA RİSKİ NEDİR?
Arı Zehrine karşı tekrarlayan reaksiyonlar, şiddet açısından ilk reaksiyona benzer olma eğilimindedir. Bu, şiddetli (neredeyse ölümcül) reaksiyonları olan bireylerin, gelecekteki sokmalara karşı benzer reaksiyonlar açısından yüksek risk altında olduğu anlamına gelir Bu nedenle VIT’den en fazla fayda gören hastalar, ilk reaksiyonları orta ila şiddetli sistemik alerjik reaksiyonlar olan hastalardır.
Aşağıdaki genellemeler yapılabilir:
- Geçmişte anafilaktik reaksiyonları olan ve alerjı testı pozitıf olan yetişkin hastalarda, eğer VIT uygulanmazsa sonraki sokmaya karşı anafilaktik reaksiyon riski yaklaşık yüzde 35 ila 60’tır Başlangıç reaksiyonları en şiddetli olan hastalarda hastalığın tekrarlama riski en yüksektir.
- Kütanöz cilt tutulumu yaygın reaksiyonları olan hastalarda, sokma başına, gelecekte sistemik bir reaksiyonun görülme şansı yaklaşık yüzde 10 ila 15’tir ve bu reaksiyonların çoğu da ciltle sınırlı olacaktır. Gelecek 10 ila 20 yıl içinde anafilaktik reaksiyon olasılığının yüzde <3 olduğu tahmin ediliyor.
- Geniş lokal reaksiyonları olan hastalar üzerinde yapılan çalışmalar genellikle gelecekteki sokmalara karşı sistemik reaksiyon riskinin düşük (yüzde 4 ila 10) olduğunu bulmuştur İstisnalar olmasına rağmen bu hastalar genellikle VIT(arı alerji aşısı) açısından değerlendirilmez veya tedavi edilmez.
ARI ALERJİ AŞISI?
VIT, kullanılan en etkili immünoterapi şeklidir. Alerjiden korunma çoğu hastada idame dozlarına ulaştıktan sonraki bir hafta içinde sağlandığı görülmektedir VIT, tekrarlayan sistemik reaksiyon riskini azaltmanın yanı sıra, kaygıyı azaltarak ve hastaların açık hava etkinliklerine istedikleri gibi katılmalarına izin vererek yaşam kalitesini artırır. Bunun tersine, kaçınma ve kendi kendine uygulanan epinefrinin mevcut olması yaşam kalitesini artırmaz.
Tekrarlayan reaksiyon riskinin azalması — Bir yetişkinde tekrarlayan sistemik reaksiyon riski, VIT yokluğunda yaklaşık % 30 ila 60’tır. Bir VIT kürünü tamamladıktan sonra risk yüzde 5 veya daha düşük bir seviyeye düşer. Tekrarlayan anafilaktik reaksiyonları olan az sayıda hasta, tedavi öncesi ciddi reaksiyonundan çok daha hafif şikâyetlerle geçirme eğilimindedir.
Hangi arı alerjisi daha önemlidir.?
Bal arısı sokmaları, vespidlerin (yani sarıca eşekarısı ve eşekarısı) sokmalarına kıyasla daha yüksek oranlarda tekrarlayan anafilaktik reaksiyonlara neden olur . Ne yazık ki, bal arısı VIT’i gelecekteki anafilaktik reaksiyonları önlemede vespid VIT’e göre daha az etkilidi ve bal arısı VIT’nin sağladığı koruma, vespid VIT’den sağlanan koruma kadar uzun sürmez. Bu nedenlerden dolayı, bal arısı VIT’nin süresi, genellikle beş yılın üzerine çıkar.
Aşı nasıl uygulanır?
VIT bir dizi deri altı enjeksiyon yoluyla uygulanır. Belirli protokollerde hızlı çok hızlı şemelarla tedavi dozuna çıkılmaya çalışılır. Bir kere uygulama değil birden fazla enjeksiyonlarla uzun süreli tedavi gereklidir.
Kimlere aşı yaparız?
Geçmişte anafilaktik reaksiyonları olan hastalar :
Aşağıdakilerden her ikisi de varsa kişi VIT alerji aşısı adayıdır :
- Böcek sokmasına karşı anafilaktik reaksiyonun güvenilir bir öykü vardır
Ve
- Hastada ya pozitif bir arı cilt testi var ya da arı zehiri özgü immünoglobulin E (IgE) serum seviyeleri yükselmiş saptanmıştır.
Genel popülasyonun yaklaşık dörtte birinde arı zehire özgü IgE bulunduğundan, pozitif bir arı zehir deri testi veya arı zehirine özgü IgE varlığının, sokmaya bağlı anafilaktik reaksiyon öyküsü olmadığında tedavi için bir endikasyon yoktur.
Aşı tedavisi yapılmaz.!!
Bazen de inandırıcı bir anafilaktik reaksiyonu öyküsü olan ancak arı zehire özgü IgE testleri negatif olan bir hasta, aslında gelecekteki anafilaktik reaksiyonlar için risk altında olabilir. Bu tür hastaların ileri değerlendirmeye ihtiyacı vardır. Takip gerekli olabilir.
Leave a comment